2 yıl önce
Saçlarını kaybeden kişilerin saçları yerine koymanın doğal ve kalıcı bir yoluna saç ekimi adı verilir. Bu işlemde hastadan alınan sağlıklı saçlar saç dökülmesinin meydana geldiği bölgeye eklenir.
Ekilen saçların hastadan alındığı bölge saç dökülmesinin olmadığı bir alandır. Bu kapsamda; saç ekimi teknolojisi ile hasta daha önce saçlarını hiç kaybetmemiş gibi kalıcı saçlarına kavuşur.
Saç ekiminde hedef, modern medikal uygulamalarla hasta için doğal ve rahat bir saç görünümü elde edilmesidir. İlk saç ekimi 1930 yılında Japonya'da yapılmıştır. Batı dünyasında ise ilk uygulaması 1950'lerde olmuştur.
Genelde saçlar enseden alınır ve dökülen bölgeye transfer edilir. Alınan saça greft denir. Bazen bir hastanın başının arkasında yeterince sağlıklı saç yoktur. Bu durumda kol veya göğüs bölgesi gibi salınımlı bölgelerden alınan kıl kökleri kullanılır. Ekilen saç miktarına bağlı olarak birkaç saat içerisinde ekim gerçekleşir.
Eğer saç dökülme alanı geniş ise, işlemin birkaç aşamada (seanslar) gerçekleşmesi mümkündür. Operasyon lokal anestezi etkisi altında saç ekimi işlemi gerçekleştirilir. Ameliyattan sonra başın etrafına özel bir bandaj sarılır.
Hasta 1-2 saat sonra hastaneden taburcu edilir. Baş ağrıları nadiren ortaya çıkar ve analjeziklerle kontrol altına alınabilir. Çoğu durumda 3 gün evde istirahat edilmesini ve sonrasında başı bağlı olarak çalışma hayatına devam edilmesini tavsiye edilir.
Temel olarak dhi saç ekimi, 3 adımda yapılır. İlk adım; köklerin toplanması işlemidir, ikinci adım; ekim yapılacak bölgedeki kanalların açılması ve son adım ise; toplanan köklerin/saç köklerinin açık kanallara aktarılmasıdır.
Günümüzde 50 yaş üstü erkeklerin %50'sinde saç dökülmesi görülür. Bu nedenle dhi saç ekimi erkekler için en popüler estetik ameliyatlardan biridir. Saç dökülmesi sadece erkeklerde değil, saçlarını kaybetmiş veya yoğunluk sorunu yaşayan birçok kadında da görülebilir.
Genler saç dökülmesinde en önemli faktördür. Ancak ileri yaşlarda ve yaralanmalardan sonra veya çeşitli tıbbi hastalıklar sonucunda da ortaya çıkar. Oluşma sebebi ne olursa olsun saç ekimi yeterli saç köküne sahip olan herkese başarıyla uygulanır. Başarılı dhi saç ekimi sadece kafa derisine değil, kaş, bıyık, çene gibi vücudun her saçlı bölgesine de uygulandığını unutmamalıyız.
İşlem saç dökülmesi problemi yaşayan kişiler tarafından tercih edilir. Saç ekimi operasyonlarında, saç köklerinin tek tek alındığı ve dökülen bölgelere ekildiği başın arkasına iz bırakmayan DHI yöntemi uygulanır. Bu teknikte başın arkasından saç içeren bir cilt çizgisi alınır.
Doktor tavsiyelerine uyulmalı ve bir hafta öncesinden alkol ve sigara kullanılmamalıdır. Bu kapsamda; safir saç ekimi işleminde hastanın başın arkası ve yanları gibi donör bölgelerde sağlıklı saçlara sahip olması gerekir ve süreci etkileyen saç rengi, sertlik derecesi, dalgalılık ve yoğunluk gibi hepsi birer faktör olan başka faktörler de vardır.
Her yöntemin seçimi, başın saç ve derisinin analizinin sonucuna ve hastanın önceliklerine bağlıdır.
Genellikle; safir saç ekimi sonrası banyo yaparken ve yatarken yeni ekilen saçlara gerekli özenin gösterilmesi gerekir. Çoğu hasta iz bırakmayan DHI yöntemini tercih etse de bazı durumlarda farklı tekniğin uygulanması gerektirir. Ayrıca saç ekimi sadece kellik için değil, saç büyümesinin daha az olduğu bölgelerde saç yoğunluğunu arttırmak için de yapılır.
Saç ekimi çok önemli bir cerrahi uygulamadır. Riskleri en aza indirmek için safir saç ekimi hastane ortamında yapılmalıdır.
Fiyat bilgisi için doktorunuza danışabilirsiniz. Bu bakımdan ameliyatın iyi eğitimli plastik cerrahlar tarafından yapılması iyi bir sonucu garanti eder ve doğru teknikler kullanıldığında saç ekiminin başarı oranı yüksektir. Saçların doğal görünmesi için saçsız bölgelere doğru mesafelerde ve yoğunlukta saç eklemek çok önemlidir. Dolayısıyla; saç ekimi işleminin başarısı için ekilen saç köklerinin ilgili bölgede hızla büyümesi gerekir.